Kıbrıs'dan Sevgiler...

Kuzey Kıbrıs, “Akdeniz’in İncisi” ünvanına layık büyüleyici bir yerdir. Rengarenk ve bozulmamış doğal güzellikleriyle, bir tarafta pırıl pırıl tertemiz suları, altın renkli kumsalları ve diğer tarafta doğayı dantel gibi örten yabani çiçekleriyle çam kokulu Beşparmak Dağları görülmeye değerdir.

Asırlarca Kıbrıs, değişik millet ve kültürlerin etkisinde kalmış ve bu sayede ada çok zengin bir tarihe ve mimari mirasa sahip olmuştur. Batıda Soli ve Vouni, doğuda Salamis ve Apostolos Andreas gibi eserler 9000 yıllık kültür mirasının ancak bir kısmını yansıtmaktadır.

Yılın 300 günü güneş gören bu adada, Kıbrıslı Türk misafirperverliği içerisinde yaşamak bir hayal değildir.

Akdenizin üçüncü büyük adası olan Kıbrıs, üstündeki maden ve ormanların zenginliğine göz diken Avrupalı ve Asyalı bir çok kavimlerce fethedilmiştir. Milattan önce sekizici yüzyılda Asur İmparatorluğunun bir parçasıydı. Daha sonra Babil, Mısır ve İran İmparatorluklarının M.Ö.58 yılında Ptolemi-Mısır İmparatorluğunun bir parçasıyken Romalı’lar tarafından ele geçirildi. Üçüncü Haçlı seferinde Arslan Yürekli Richard 1191 yılında adaya yerleşti. Adayı şovalyelere sattıktan sonra, Templer, Adanın, Kudüs Kırallığını kaybeden Guy de Lüzinyan tarafından satın almasına izin verdi. 1489’da Venedikliler tarafından zaptedilene kadar Lüzinyan idaresinde kaldı. Ada, 1571’den İngiltere’ye kiralndığı 1878 yılına kadar Osmanlı egemenliğinde kaldı. Kıbrıs, 1960’da bağımsız oldu, ancak 1974’deki Yunan askeri darbesinden sonra, Türkiye Adadaki Kıbrıslı Türklerin haklarını korumak için Adaya müdahale etmek zorunda kalmıştır. İki kesime ayrılan Adanın Kuzey kesminde daha sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurlur (15 Kasım 1983).

DOĞASI:
Kuzey Kıbrıs ılıman iklimi, bozulmamış doğası ve geniş bir alana yayılmış kendine özgü zengin bitki örtüsü ile dünyanın cennet köşelerinden biridir. Temiz havası ve suyu doğal yaşamın devamlılığı için bir garantidir.
Kuzey Kıbrıs sahilleri Akdeniz’de bulunan Caretta caretta, Chelonia Mydas (Yeşil Kaplumbağa) ve Dermochelys coriacea kaplumbağalarının yaşam alanıdır. Akdeniz’deki yeşil kaplumbağaların %30’u Kuzey Kıbrıs sahillerinde yumurtlamaktadır. Dünyada ender rastlanan 374 tür küçük kuşun yurdu olan Kuzey Kıbrıs’ta; kartal, doğan gibi yırtıcı kuşlar koruma altındadır. Her yıl 250 cinsteki 100 milyonu aşkın kuş Avrupa’dan Mısır Delta’sına geçişte Kuzey Kıbrıs’ı geçit olarak kullanmaktadır. Göçmen kuşların bir kısmı kışı Kuzey Kıbrıs’ta geçirmekdedir. Kuş gözlemleri Gazimağusa-Glapsides Plajı bölgesi, Güzelyurt Körfezi, Mehmetcik Köyünün güneybatısı, Karpaz Yarımadası ve Kanlıköy barajında yapılmaktadır.
Kuzey Kıbrıs 50’ye yakın kelebek türüne de evsahipliği yapmaktadır.
Ve Orkideler… Kuzey Kıbrıs’ta 30 çeşit orkide mevcuttur. Bunların yedi çeşidi Kıbrıs’a özgü olup, bir tanesine sadece Kuzey Kıbrısta raslanmaktadır.

TARİHİ:
Kıbrıs adası coğrafi konumdan dolayı ilk çağlardan beri birçok uygarlığın beşiği olmuştur. M.Ö. 7000 yılına kadar giden tarihinde Bizans, Lüzinyan ve Venedik devirleri ve ardından Osmanlı egemenliği yaşanmıştır. Ada’nın yönetimi 1878’den sonra İngilizlere geçmiştir. 1960 yılında Ada’da Türk ve Rum haklarının siyasi eşitliğne dayalı Kıbrıs Cumhuriyeti kuruldu. 1963 yılında Kıbrıs Rumları “Enosis” istemiyle Türk halkını Cumhuriyet yönetiminden zor kulanarak dışladı. 1974 yılında Türk Silahlı Kuvetleri 1960 Anayasası çerçevesinde Türkiye’nin haklarında aldığı yetki ile adaya çıktı. 15 Kasım 1983’de kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilan edildi.

Yüzölçümü 3242 km karedir. Nüfusu 200587’dir. Başşehri Lefkoşa, diğer büyük şehirleri Girne, Gazimağusa, Y.İskele, Güzelyurt ve Lefke. Resmi dili Türkcedir…

Kıbrıs, tarihi yerlerinin yanısıra ünlü camileri ile de tanınmaktadır. Lefkoşe'de ki Selimiye camii, Arap Ahmet camisi, Yine Magosa'da Lala Mustafa Paşa camisi, Kutup Osman camisi bulunmaktadır.
Bu arada her zaman ziyaret edilen Hz.Ömer türbesi ile Mevlana tekkesi, Hz.Muhammedin halası olan Ümmü Haram’ın türbesi en bilinenleridir.

Yavru vatan Kıbrısı ziyaret ederken bu manevi değerleri yüksek yerlere de uğramak gerekir kanaatindeyim.

Bizi Dost kabul eden bütün okuyuculara Kıbrıs’dan sıcak sevgilerimi sunuyorum.

Mustafa Aydın
Kıbrıs-Öğrenci