Kayıt için burayı tıklayın




Bireyler vardır duyuları ile yaşayan,
Birey vardır kendine bir imaj yaratan
Sonra yarattığı imajın esiri olan.
Birey vardır kendilerini izleyenleri
düş kırıklılığına uğratmamak, imajlarını zedelememek 
için kendine ihanet eden.
Bireyler vardır, utanır, sevinir, üzülür
Birey vardır utancını örter, gizler
Utancını gizlemek için alemi yargılar,
Sanki aleme ilanıdır perdelilikte mahzunluk hali,
Birey vardır, arar sorar, buluşturur, yetiştirir,
Sanki yaratılış gayesi buymuş gibi.
Birey vardır ayağına basılan,
Ayağına basıldığında tabana vuran.
Birey vardır anlamaz usta-çırak ilişkisinden,
Nefret etmiştir sabırla beklemekten
Birey vardır korkuyla dost olmuştur.
Sevgi ve korku ikileminde korkuyu seçmiştir,
Korka korka yaşar.
Her sabah aynada gördüğü yüzü bellemiştir
O yüz onun dostudur. O yüz yaşamının aynasıdır
O yüzle;
Yakınlaştıramadıklarını,
Yakınlaştırır.
O yüzle,
Alıştıramadıklarını,
Alıştırır.
Karamsarlık içinde bulur kendini
Çünkü beşeriyet kokmuştur.

Vecihler vardır, veçhi görür,
Vecih vardır veçhiyle hesaplaşır,
Vecih vardır görmez, işitmez, bilmez.
Vecih vardır, dostu kendisidir, kendisini bilendir.
Vecih vardır düşmanı çoktur,
Korkuyla yaşayan, perdenin arkasına bakma cesaretini bulamayan.
Vecih vardır yasaklara sığınan,
Vecih vardır yasağın rengini iyi seçen.
Vecih vardır ayağına basılan,
Ayağına basıldığının farkında olmayan.
Vecih vardır, veçhi bilen,
Vecih vardır sureti gören,
Vecih vardır, surette si ret görebilen,
Vecih vardır, si rette ruhu gören,
Vecih vardır, ruhta akıbeti gören,
Vecih vardır, veçhi gören
Vecih vardır Ademi gören
Vecih vardır Rahmanı görebilen
Vecih vardır veçhini yok edebilen...

Ahmet F. Yüksel
İstanbul - 12.3.2000


Üst Ana sayfa e-mail