8. Bölüm


Yukarıda , pek çok şeyler anlatıldı..
O anlatılanların hemen hepsi , nefsini , özünü anlamaya dairdi..
Seni bu yola çekmek üzerine idi..
Orada ; sana özetle şu manalar anlatılmak istendi :
" Yok olsan da varsın ; var olsan da.. Her iki hal de eşittir.. Esasa taalluk eden bir değişiklik yoktur..
İşte.. yukarıda sayılan vasıflardan çıkan özet mana budur..
Sıfatın , vasfın , aslın ve özün odur.. Kendini böyle bilmen gerek..
Nefsini anlatıldığı şekilde anlaman icab eder..
Hasıl-ı kelam : Her ne zaman ki ; anlatılan vasıflar çemberi içinde nefsini bildin...
Yani : Eşsiz , benzersiz.. Dengi olmayan bir şekilde..
Yani : Allah-ü Taala'ya karşı olan bir varlığa sahib olmadan..
İşte.. o zamandır ki : Nefsini , özünü , gerçek manada bildin..
Aksi halde asla bir anlayışa sahib olman kabil değildir..
İşbu mana açısındandır ki ; Resulüllah S.A. efendimiz :
"Bir kimse ki ; nefsini bildi , gerçekten Rabbını bilen o oldu.."
Buyurdu..
İşbu mana , sözümüzün delilidir.. Bu durum kesindir..
Aksi halde Rasulüllah S.A. efendimiz , başka türlü anlatırdı..
Mesela şöyle buyururdu :
"Bir kimse ki , nefsini yok etti ; gerçekten Rabbını bilen o oldu .."
Halbuki böyle buyurmadı..
Çünkü böyle bir manayı anlatmak , manasızlık olurdu..
Çünkü o bilip gördü ki : Ondan , yani : Zatından ve sıfatından gayrı hiç bir şey yok ..
Bunu böyle bilip gören , aksine bir ifade nasıl kullanabilir?..
Rasulüllah S.A. efendimizin işareti şuydu : Nefsi bilip anlamak , doğruca Hakkı bilip anlamaktır..
Burada sana yapacağımız kısa bir tavsiyemiz olacak :
"Önce nefsini bil.."
Yani : Varlığını.. özünü..
Bil ki : Sen , iddia ettiğin gibi sen değilsin..
Bir başka sensin.. Aklına hayaline gelmeyecek şekilde sensin..
Ne var ki , sen bunu anlayamıyorsun.. Anlamaya çalış..
Özet mana bundan gayrı olamaz..

***

Yine anla ki : Varlığın senin sandığın gibi ,varlığın değildir..
Ama başka bir varlığın da değildir..
Sen mevcud değilsin.. Madum da değilsin.. Yani : Ne var olmuşsun.. Ne de yok..
Kısacası : Ne varsın ; ne de yok..
Varlığın da , yokluğun da , bu varlığındır.. Hepsi odur.. Ama bir varlık iddiası olmadan.. Bir yokluk düşünülmeden..
Sakın ha.. Bu arada , onun varlığının aynını , senin bu varlığın sanmayasın.. Yokluğun da saymayasın..
Arada daha nice perdeler var ki.. Onları , safiyet yolu ile açmak gerek..

***

Şu anda , sana gereken ; Allah ile birlikte , diğer bir varlık vücudu tanımamaktır..
Hatta , yüce Alah'ın zatı ve sıfatı içinde dahi bir şeyin varlığını düşünmeyesin..
Bu durumu ki , iyi kavradın ; nefsini bilip anladın sayılır..
Zira , anlatılan mana çerçevesi içinde nefsi bilmek ve anlamak , Allah'ı bilmenin taa , kendisidir .
İşbu manada şüphe izi yoktur.. Şek yoktur ..
Sonra.. Nefsin öyle bir hal alışı , bir terkip ve bir yapma sonucu değildir ..
Haşa ki , kadim ve ezeli , ebedi bir zatta sonradan olma ve sonradan yapılma bir şeyin sözü edile ..

<devam edecek>

http://sufizmveinsan.com
02.
04.2002

 


Üst Ana sayfa e-mail